Çarşamba, Ağustos 25, 2010

Nefis bir kahvaltı ve keşif

Kilometrelerce gittik, açlıktan midemiz sırtımıza yapıştı ama değdi doğrusu. Nefis bir kahvaltı, harika bir doğa... Etrafı dolaşan derecikte yüzen alabalıklar, ilerideki yapay gölde simit bekleyen ördekler...
Bu da beni peşinden koşturan cimcime! E, etrafta uyaran çok olunca yerinde durmak daha zor galiba.


Bizimki kah orada kah kapı arkasında! Ahşap bir kerevetin merdivenlerine tırmanmaya çalışırken yakaladım, Bi düşse kafa göz yarılacak Allah korusun. O öfkeyle sordum:
-Nereye gittiğini sanıyorsun sen?
Cevabı yapıştırdı:
-Yomanya'ya!
Dedesi geçen ay iş için Romanya'ya gitmişti de. Nereden kaldıysa aklında. Şimdi 'Nereye?' diye sorduğumda %90 aynı cevabı veriyor:
-Yomanya'ya!!!


Bununla ne yapılıyor acaba?



Ay şu deliğe de elimi soksam...
İmdaaaaaat! Anne çıkmiyi!!!
Çıkmaz tabii, cadı! Ne işi var elinin o delikte? Bi de so6kmuş, içerde elini çevirmiş zilli.
Ödüm patladı bişey olacak diye!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder